Minimalizminin savunucusu olan Belarus kökenli mimarlık stüdyosu  ZROBIM Architects, çitlerden arındırılmış, büyük oranda panoramik camlarla çevrelenen kübik formlu ev projeleriyle faсhwerk teknolojisinin ve yaşamı küçültme arayışının modern vizyonunu sunuyor.

Konseptin mimarı olan uluslararası mimarlık stüdyosunun CEO’su Andrey Makousky, arabayla Minsk’in yarım saat kuzeyinde, büyükbabasının köklerinin yattığı yere gider. Kendi payına düşeni keşfeder ve büyük hayallerinden biri olan evi tasarlamaya başlar. Bu, aile büyüdükçe daha fazla yaşam alanı ekleyerek potansiyel olarak genişletilebilecek, büyüyebilen bir konuttur.

Alışılagelmiş eğimli çatı ve masif kirişlerden uzaklaşılarak, bariz olmayan bir çözüm bulunmuştur: Panellerin ızgarası çerçevesiz camlarla doldurulmuş, çerçeve sütunları arkaya gizlenmiş, yani binanın dışında açıkta bırakılmamıştır. Vitrayın destek çerçevesinin görünür elemanlarının bu şekilde bulunmaması, yüzeyi dikişsiz, sürekli, düz bir yüzey haline getirir. Karmaşık teras sistemiyle birlikte böyle bir hile, iç ve dış arasındaki sınırları bulanıklaştırmayı mümkün kılar ve içinde yaşayan kişiye gerçekten vahşi doğada olduğunu hissettirir.

Olağanüstü bir konsollu ev

Mimarın benzersiz ve deneysel bir yaklaşıma olan bağlılığı, sahibinin karşılaştığı ve başarıyla çözdüğü çeşitli zorluklarla vurgulanıyor. Mülk dönüşümden önce, sahibinin ustaca iki davetkar yapay gölete dönüştürdüğü bir çöp sahası içeriyordu. Bu dönüşüm hem estetik değer katar hem de mahallenin yeniden canlanmasına katkı sağlar. Ayrıca mimarın çevredeki bağlama duyduğu saygı, tasarımında da açıkça görülür. Alanın kot farkından yararlanması sonucunda, kenardan 4,5 metre uzanan olağanüstü bir konsollu ev ortaya çıkar. Bu cesur mimari başarı, yapıya farklı ve maceracı bir karakter de katıyor. Çevreyle uyum sağlama çabası içinde, ev sahibi aynı zamanda evin çatısına da ürün ekmeyi planlamış. Evin tasarlanması sürecinde ışık yönelimi ve termal mühendislik ayrıntılı olarak dikkate alınarak  güneybatı cephesi boyunca, duvar alanının %65’ini kapsayan geniş bir panoramik cam cephe yaratılmış.

Doğanın döngüsünü gözlemlemek

Evin ortasında, betonun içinde bir yaşam formunu temsil eden canlı bir ceviz ağacının bulunduğu atriyum bulunuyor. Mevsimlere göre değişiyor ve doğanın döngülerinde gözlemlenen tüm değişiklikleri yaşama imkanı veriyor. Atriyum çevresinde kurgulanan ev düzeni, geleneksel koridorları kullanmadan evin içinde farklı şekillerde hareket edilmesine olanak tanıyor.

Doğal bir malzeme paleti, tek renkli renk şemasını tamamlıyor. Mobilya ve aydınlatmaların nerdeyse tümü ev sahibinin bireysel çizimlerine göre yapılmış özel çözümler. Böylece iç mekan, sahibinin ihtiyaçlarını ve karakterini tam olarak yansıtabiliyor.

Fotoğraflar: Kasia Syramalot

Bunlar da ilginizi çekebilir:

• Fındık Ağacı
• Techo Uluslararası Havaalanı